Korkuluk Hakkında

Sevgili Sözer'in blogum hakkındaki yazısı, buyrun paylaşıyorum:


Korkuluk güzel bir blog adı. Özellikle şu günkü ortamda senin yazdığın ve paylaştığın tarzdaki yazıların yayınlandığı bir blogu her yönüyle karşılayan bir ad. Korkuluk kelimesi senin bloguna isim olduğu anda çok katmanlı bir anlam yükleniyor. Ekini gagalayan kargaların keyfini kaçırıyor veya ekinle karnını doyurma derdindeki kuzuların sessizliğini bozuyor!

Düşününce ilginç de bir ad "korkuluk": Korku-luk. Korku adından -luk yapım eki ile üretilmiş yeni bir ad.
Çimenlik de böyle, kayalık da. Çimenin ve kayanın olduğu yer anlamında. Ama tuzluk belki daha yakındır korkuluğa. Tuz serpmek, korku saçmak diye düşününce.

"Korku"nun karşıtı herhalde cesaret olarak düşünülür ama ben korkunun karşıtının "sevgi" olduğuna inanıyorum. Işığın olmadığı yerde karanlığın hüküm sürmesi ile sevginin olmadığı yerde korkunun hüküm sürmesi benzer denklemler bence. Böyle olunca birden "korku-luk"taki  benzer türetimle "sevgi-lik" diye bir sözcük olur mu diye sordum kendime. Çok saçma geldi. Sevgi-lik. Bu sözcük birdenbire cansızlaştırıverdi sevgiyi. Sevgiyi barındıran bir nesnenin adıymış gibi duyuluyor. Anlamsızlığı da burada, çünkü sevgi bir nesnede barınamaz. O zaman anladım ki sevgi tümüyle canlılıkla ilgili. Cansız hiçbir yerde olamaz sevgi. O yüzden bu dünya üzerindeki canlılığın, yani hayatın, sevgi ile çok yakın bir ilgisi olmalı!


 okuduğumda şunu dedim: "Vay. Bu bir düşünen İnsan". Yalnız olmadığımı bilmek hoşuma gitti.

Bu arada Sözer hakkında kısa bilgi:

Kendisi günümüzde İzmir'de şarkı yazarıdır. Ancak gerçekte Efes antik tiyatrosunda kütüphaneci ve lirik Müzisyenlikle hayatını kazanan biridir. Rivayete göre bir yolunu bulup günümüze gelmiştir.

Şarkıları için:
http://www.facebook.com/sozerradyo

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir "Efendi" sözünün Analizi - Bölüm I

Bülent Arınç

Nüfus Cüzdanından "Dini" hanesi kalksın.